R den Z ye KÜRTCE kelime anlamı

R, r raberkirin açıklamak, sunmak
rabezîn çatışmak, saldırıya geçmek
rabirdû geçmiş
rabûn kalkmak, sökülmek, yükselmek
raçavkirin gözetlemek
radan sokmak
rade derece, düzey
radest teslim
radestbûn teslim olmak
radestkirin teslim etmek
ragihandin 1.iletmek, bildirmek, iletişim. 2.ilan etmek.
ragirtin dayanmak, tahammül etmek
rahêl üst taraf veya bölge.
rahiştin uzanıp almak, kapmak
rajêr en alt, en aşağı, alt taraf
rajor en üst, en yukarı, yukarı taraf
raketin uyumak
rakirin kaldırmak, sökmek
rakişandin çekmek, sökmek
raman düşünce, fikir
ramedîn yatmak, uzanmak
ramîn düşünmek
ramûsan öpücük
ramûsîn öpmek
ramyarî siyasi
rapêçan sarmak
rast doğru, gerçek
rastbîn gerçekçi, realist
rasteqîn gerçek, hakikat, realite
rasterast doğrudan, direk
rastgir sağcı
rastgo doğrucu
rastî gerçek, realite
rastkêş cetvel
rastnivîs imla
ravekirin izah etmek
rawestan durma
rawestandin durdurmak
rawestgeh durak
rawestî dur
rawestîn durmak
rawestîna rêzgirtinê saygı duruşu
raxistin sörmek, döşemek
ray düşünce, fikir
raya giştî kamuoyu
raye yetki, otorite
rayedar yetkili
raz sır, giz
razan yatmak, uyumak
razandin yatırmak
razber soyut
rê yol, yordam
rêbaz 1. yöntem. 2. ekol.
reben zavallı, bahtsız, fakir
rêbendan ocak ayı
rêç iz
rêçgerandin iz sürmek
rêdan izin vermek
ref dizi, sıra, raf
reftar davranış, tutum
rêgeh güzergah
regez ırk, soy
rêgez ilke, prensip
regezperest ırkçı
rêhesin demiryolu
rêje oran, nispet
rêkeftin anlaşma
rêkûpêk düzenli
remil fal
remildar falcı
renc eziyet etmek
reng renk
rengandin renklendirmek
rengdêr dilbilgisinde sıfat
rengîn renkli
rep dik
repbûn dikleşmek (erkeğin ereksiyonu)
rêpîvan 1. kural, kaide. 2. yürüryüş.
req sert, kas katı
reqisandin müzikle oynatmak
reqisîn oynamak
reqs dans, halay
resen orijinal, otantik, asil
rêstin eğirmek
reş kara
reşandin serpmek, serpiştirmek
reşbelek name
reşbîn karamsar
reşgirêdan yas tutmak, matem
reşik 1. göz bebeği. 2. siyahi. 3. zenci.
rêşkirin tahta, tencere, demir gibi şeyleri kazımak
reşnivîs müsvete, karalama
rev kaçış, firar
revandin kaçırmak
rêveber yönetici
rêveberî yönetim
revîn kaçmak
revok kaçak, firar
rewa meşru, yerinde
rewayetî meşruluk
rêwî yolcu
rêwî, ngî yolcu, luk
rêwîngî yolculuk
rewisîn saç, tüy, kıl ve benzerlerin hafiften yanması
rewişt ahlak, karekter
rewneq görkem, zarafet, ihtişam
rewneqdar görkemli, ihtişamlı
rewrewk serap, sanrı
rewt uzun sırık
rewş durum
rewşa aborî ekonomik durum
rewşa awarte olağanüstü hal
rewşen aydın, açık
rewşenbîr aydın, entellektüel
rex taraf, yön
rêx 1. mayıs. 2. hayvan dışkısı.
rêxistin örgüt
rexne eleştiri
rexnegir eleştirmen
rexnegirtin eleştirmek
rexnekar eleştirmen
rexnelêkirin eleştirmek
rext fişeklik
reyîn havlamak
rez bağ
rêz 1. saygı, hürmet. 2. sıra. 3. satır, dize.
rêzan öncü,yol gösteren
rezber eylül ayı
rêzdar saygıdeğer
rêzgir saygılı
rêzgirtin saygı gösterme
rêzik 1. satır. 2. kural.
rêziman dilbilgisi, gramer
rêzkirin dizmek, sıralamak
rêzname tüzük, yönetmenlik
rezvan bağcı
ricifîn titremek
rih sakal
riha kurtuluş
rihabûn kurtulmak
rihakirin kurtarmak
rihberdan sakal bırakmak
rijandin dökmek
rijî 1. kömür. 2. yağız hayvan.
rijîn dökülmek
rik inat, kin
rikdar inatçı, kindar
rikeberî inatlaşma
riko inatçı, ısrarcı
rikrikîn titremek
rim mizrak
rimbaz mızrakçı
rind güzel, iyi
rindî güzellik, iyilik
rist 1. rol. 2. satır.
rîş şart çıbanı
rişk bit yumurtası
rîtin sıçmak
rivîn alev
riwange bakış açısı
rizandin çürütmek
rizde menteşe
rizgarbûn kurtukmak
rizgarî kurtuluş
rizgarkirin kurtarmak
rizîn çürümek
ro gün, gündüz
roj 1. güneş. 2. gün, gündüz.
roj hilat güneş doğdu
rojane günlük
rojava batı
rojavayî batılı
rojbaş iyi günler
rojev gündem
rojgeran gezegen
rojhilat doğu
rojhilata navîn ortadoğu
rojhilate navîn ortadoğu
rojhilatî doğulu
rojî oruç
rojîgirtin oruç tutmak
rojing baca
rojname gazete
rojnameger gazeteci
rojnamevan gazeteci
rojnivîsk günce, günlük
ron 1. saydam, berrak, açık 2. sıvı, sulu
ronak parlak, aydınlık
ronakbîr aydın, entellektüel
rondik gözyaı
ronî aydınlık
rovî 1. tilki 2. bağırsak
rû yüz, çehre
rû jê badan yüz çevirmek
rûbar ırmak, akarsu
rûçikandin yolmak
rûdan 1. gelişme, olay. 2. şımartmak.
rûgêr şımarık
rûgeş güleç
ruhstîn ezrail
rûken sevimli, sempatik, güleryüzlü
rûmet onur
rûmetdar onurlu, şerefli
rûn yağ
rûniştin 1. oturmak, ikamet etmek. 2. oturum, celse.
rûnkirin yağlamak
rûpel sayfa
rûpûş maske
rûpûşk maske
rûreş utanmaz, ikiyüzlü, sahtekar
rûsar asık suratlı, antipatik
rûspî 1. ileri gelen, bilge. 2. aklanmış.
rûspîbûn aklanmak, berat etmek
rût çıplak, bomboş arazi
rûv apış arası, kasık
rûxandin yıkmak, tahrip etmek
rûxîn yıkılmak, tahrip olmak















S, S esela: "bê xanî " evsiz.
sako ceket, palto
sal yıl, sene
sala teze yeni yıl
salane yıllık
salawext yılboyunca
salname takvim
saloxdan haber vermek, salık
saloxgerî istihbarat
salroj yıldönümü
saman mülk, servet
sar soğuk
sarinc buzdolabı
sarûgerm ılılık
satil bakraç, kova
sator satır
savar bulgur, bulgur pilavı
saw korku, dehşet
sawar bulgur, bulgur pilavı
sax diri, sağ, sağlık
sax be teşekkürler, sağ ol
sax bî teşekkürler, sağ ol
saxî sağlık
sazdêran konser
sazî kurum, kuruluş
saziyên fermî resmi kuruluşlar
saziyên mîrî kamu kuruluşları
sazkirin kurmak, organize etmek, düzenlemek
sazûman 1. kurum, kuruluş. 2. sistem.
se köpek, it
sê üç
sed yüz
sede yüzyıl
sedem neden, sebeb
sedsal yüzyıl
sefandin süzmek, damıtmak
sefîn süzülmek
segavî köpek balığı
seglawî soylu, asil at
sêgoşe üçgen
sêguh dirgen
seh 1. duyu, sezgi. 2. gölge.
sehbûn sezilmek
sehkirin sezmek
sekinandin durdurmak, dindirmek
sekinîn durmak, dinmek
sekû bank, sıra, seki
sêl ekmek pişirme sacı
selexane 1. mezbaha. 2. başıboş, serseri.
selik sepet, küfe
sêlim merdiven
selmandin ispat etmek, saptamak
semt ihtiyat
semyan öncü, lider
seng ağırlık, değer
sengandin tartmak
senger siper, mevzi
sengîn 1. ağır. 2. taş.
sênî sini, tepsi
sepandin 1. dayatmak, uygulamak. 2. yaptırım.
sepîtk tavan
seqa atmosfer
seqakirin bilemek
seqem şiddetli ve kuru soğuk
ser 1. üst, üst taraf. 2. baş, kelle.
serad iri delikli kalbur
seranser baştan başa
serata önce
seratayî ilk
serbajar başkent
serban çatı
serbaz subay, asker
serberz onurlu, mağrur
serbest serbest, liberal
serbestberdan serbest bırakmak, tahliye etmek
serbestî liberalizm, serbestlik
serbijîşk başhekim
serbilind mağrur, onurlu
serbixwe bağımsız, özerk
serborî macera, hatıra
sercem tüm, hepsi, bütün
serdab altgeçit, tünel
serdan ziyaret, görüşme
serdanpê baştan aşağı
serdem dönem
serdest egemen, muktedir
serdeste onbaşı
serdestî egemenlik, üstünlük
serek önder, öncü, lider
sererast düzgün, düzenli, olması gereken gibi
sererastbûn düzelmek
sererastkirin düzeltmek
serêş başağrısı
serfermandar başkomutan, genel kurmay başkanı
serfiraz başarılı, onurlu
serfirazî başarı, zafer, galibiyet
sergêj sersem
sergêr öncü, rehber
sergerm heyecanlı, çakırkeyf
sergîn gübre, tezek
sergovend halay başını çeken
serheng albay
serhewa uzunhava makamı
serhişk kalın kafalı, inatçı
serî uç, baş
serîhildan başkaldırmak, isyan etmek, başkaldırı, isyan
serîlêgerandin mec. zor duruma düşürmek, uğraştırmak
serinc dikkat, not
serincrakêş ilginç, dikkat çekici
serîpê kelle paça
serjêkirin başını kesmek
serjimar nüfus
serjimêr istatistik
serjinik kılıbık
serkeftî başarılı, üstün
serkeftin başarı, zafer
sêrkirin izlemek, seyretmek
serlêdan başvuru
serlîq bölük komutanı
serma soğuk hava
sermagirtin soğuk algınlığı
sermed ebedi, sonsuz
sermedî sonsuzluk
sernav başlık
sernişîv baş aşağı
sernivîs başyazı
sernivîskar başyazar
sernivîş aşağıya doğru
sernûçe manşet
serokatî önderlik
serokê giştî genel başkan
serokkomar cumhurbaşkanı
serokwezîr başbakan
serpêhatî hatıra, serüven
serpel teğmen
serperî deniz kızı
serperişt yönetici, öncü
serpîrek kılıbık
sersal yılbaşı
sersar duyarsız
sersarî duyarsızlık
sersaxî baş sağlığı
serşok banyo
sertîr meme ucu
serwext bilinçli, bilgili
serwextbûn uyanık olmak
serwextkirin bilgilendirmek, ikna etmek
serxwebûn bağımsızlık
sêşem salı
sêwak başıboş, serseri
sewal hayvan
sêwî öksüz
sext sert, haşin, çetin
seya sıva
seyandin sıvamak
seyd av
seyda hoca, bilge, din alimi
seydvan avcı
seyr ilginç, tuhaf
seyran piknik, gezi
seyrangeh piknik veya gezi yeri
seza ceza
sezakirin cezalandırmak
sêzdeh onüç
sî 1. gölge. 2. otuz sayısı.
sibe 1. yarın. 2. sabah.
sifir bakır
sîgeh gölgelik
sih 1. gölge. 2. otuz sayısı.
silav selam
silavdayin selam vermek
silavkirin selamlamak
silavlêkirin birini selamlamak
silim merdiven
silûk inziva
sîm gümüş
simbêlbeloq palabıyık
sinc ahlak, karakter
sind örs
sindif hayvan kilidi
sing kazık
sîng göğüs, bağır
sînor sınır
sîpel şelale
sîqal 1. cila. 2. pürüzsüz, parlak.
sir esinti
sîr sarmısak
sîrkut içinde sarmısak dövülen araç
sirûd marş
sirûda neteweyî ulusal marş
siruşt doğa
siruştî doğal
sîsark akbaba
sîsik 1. meyve çekirdeği. 2. güzel, sempatik kız.
sîsirk cırcır böceği
sist gevşek
sistî gevşeklik
sistkirin gevşetmek
sitem zulum, baskı
sivik hafif
sivikahî hafiflik
sivikbûn hafiflemek
sivikkirin hafifletmek
siving dam saçağı
sivnik süpürge
siwarbûn binmek
sîxur ajan, casus
siyele ıspanak
siyer yatak dolabı
sizadan cezalandırmak
sober yüzücü
soberîkirin yüzmek
sol ayakkabı
solbend ayakkabıcı
solîn çiçek tarlası
solîne çiçek tarlası
sond yemin
sondxwarin yemin etmek
sone ördek
sor kırmızı, kızıl
soravk ruj
sorewilk flamingo kuşu
sorik kızamık
sosik uğur böceği
sosin süsen
sosret tuhaf, acayip
sotin yakmak
soz söz, vaad
sozdan sözvermek
sozdar söz veren, sözlü
sparte 1. ödev. 2. emanet.
spartin emanet etmek, teslim etmek, havale etmek
spas teşekkür
spasdar müteşekkür
spaskirin teşekkür etmek
spêde tan, sabahın alaca karanlığı
spehî güzel, loş
spêle gece görünen hayalet şeklindeki görüntüler, hayalet
spî beyaz, ak
spîçolkî solgun
spîkirin beyazlamak
spîndar kavak ağacı
standin almak
star barınak, korunak
stargeh sığınak, barınak
stem baskı, zulüm
stembar ezilen
stemkar ezen, zalim
stêr yıldız
stêr rijîn yıldız kayması
stêr xuricîn yıldız kayması
stêrnasî astroloji
stewîn olgunlaşmak
stewr kısır hayvan
stî bayan, hanım
stîl uslup, stil
stirî 1. diken. 2. boynuz.
stran türkü
stranbêj şarkıcı
strandin 1. korumak, esirgemek. 2. hamur vb. yoğurmak.
stranê serhewa uzun hava
strîzerk ebegümeci
stû boyun
stûker ense, yaka
stûr kalın
stûxwar ezik, boynu bükük, zavallı
sûd yarar
sûdwergirtin yararlanmak
sûk çarşı
sûlav şelale
sûsik bıldırcın
sûtal lümpen, iskarta, moloz
sûtar bir şeyden çekinmeyen, çılgın, korkusuz
sûtin bilemek




















Þ, þ Ş kapital sh#
ş smal sh#
şaban duvak
şabaş bahşiş ve bağış
şabûn eğlenmek, sevinmek
şadî mutluluk, sevinç
şagirt çırak, öğrenci
şahî eğlence, etkinlik
şahîk parlak, kaygan, pürüzsüz
şahrê anayol
şal pantolon
şalyar bakan
şambelîlk buzdan sarkıt
şambelot kestane
şamik hindi
şanazî onur, iftihar
şande heyet
şandî elçi
şandin göndermek, yollamak
şane 1. hücre. 2. inşallah.
şanenav imza
şanepirs soru işareti
şaneşîn balkon
şanîdan göstermek
şanik ben
şano tiyatro
şanoger tiyatrocu
şar şehir, kent
şaredar belediye başkanı
şaredarî belediye
şareza uzman, yetkin
şaristan uygarlık, medeniyet
şaş yanlışlık
şaşbûn şaşırmak
şaşkirin şaşmak, yanılmak
şaşwaz şaşkın
şax 1. ağaç dalı. 2. şube, bölüm.
şayesandin betimlemek
şayeser tasvir, betimleme
şayiş tasa, kaygı, hüzün
şayişkişandin üzülmek, kaygılanmak
şe tarak
şebikîn eli ayağı tutulmak
şeh tarak
şehetîn yanılmak
şekal ayakkabı
şekir şeker
şekirdank şekerlik
şekirê kabik kesme şeker
şekirê toz toz şeker
şekirin taramak
şekirmiz şeker hastalığı
şekok 1. yabani armut, ahlat. 2. argoda daşak.
şelaf dalkavuk, yağcı
şelafîkirin yağcılık ve yardakçılık yapmak
şêlandin soymak, gasp etmek
şelhandin soymak, gasp etmek
şelipîn 1. dil veya ayak sürçmesi. 2. gaf yapmak.
şemî cumartesi
şemitandin kaydırmak
şemitîn kaymak
şemîtok kaygan
şemûk eşik
şênber somut
şeng canlı, coşkulu, şen şakrak
şengebî salkım söğüt
şengist unsur, öğe
şênî ahali, sakin
şepal 1. dişi aslan. 2. güzel, şuh, yakışıklı.
şepilandin ağızdan kaçırma
şepirze sefil, kötü, dağınık
şeqitîn elbise vb. yırtılması
şer savaş, kavga
şêr aslan
şêranî tatlı
şerbik küçük su testisi
şerê qirêj kirli savaş
şerê taybet özel savaş
şêrîn şirin, sevimli, sempatik
şerm ayıp, utanç
şermezarkirin kınamak
şermkirin utanmak
şermoke utangaç, çekingen, içine kapanık
şerpeze sefil, kötü, dağınık
şerpîn sağnak yağmur
şervan savaşçı
şêst altmış
şêt çılgın, deli
şeş altı
şev gece
şevbuhêrk gece sohbeti
şevger uyur gezer
şevîn gece otlaması, gece ile ilgili
şevnimêj kandil gecesi
şevreşk hayalet
şêwakarî güzel sanatlar
şewat yanma, yara acısı
şewate yangın
şêwaz uslup, stil
şêwe biçim, şekil
şêwekarî güzel sanatlar
şêwirgeh danışma
şêwirîn danışmak
şewitandin yakmak
şewişîn sendelemek, yalpalanmak
şewitîn yanmak
şewk olta
şeyda 1. büyükelçi. 2. kara sevdalı, çılgın.
şeyîn kişnemek
şeyt tekerlek
şeytanok salyangoz
şibake pencere
şibandin benzetmek
şibîn benzemek
şidandin sıkmak, sarmak, ambalajlamak
şik kuşku, şüphe
şikbirin akıl etmek
şikdar ikircikli
şil ıslak, yaş
şîlan kuş burnu
şile lale
şilemenî sıvı şeyler
şilfûtazî çırılçıplak
şilî yağmur, ıslaklık
şilope karla karışık yağmur
şimik terlik
şimşal filüt, kaval
şîn 1. mavi. 2. yas, matem.
şîngirêdan yas tutmak
şîr süt
şîranî tatlı
şîregerm ılık
şîret öğüt, nasihat
şîretkirin öğüt vermek, nasihat etmek
şîretlêkirin öğütlemek
şîrfiroş sütçü
şîrovekar yorumcu
şîrovekirin yorumlamak
şiv sopa, çubuk
şîv akşam yemeği
şivan çoban
şiverê patika
şixul çalışma, iş
şixulandin çalıştırmak
şixulîn çalışmak
şiyan güç, kudret, yapabilmek, muktedir olmak
şkandin kırmak
şkeft mağara
şkestî kırık
şkestin kırılmak
şkeva yufka, mayasız ekmek
şop iz
şop vekirin çığır açmak
şopger izci
şor 1. tuzlu. 2. söz, kelam.
şorbe çorba
şorbehûr işkembe çorbası
şorêberê atasözleri
şorebî salkım söğüt
şoreş devrim
şoreşger devrimci
şoşban sağdıç
şox û şeng neşeli coşku
şoxûşeng cilveli, albenili, şuh, yosma
şû koca, eş
şûkirin kocaya varmak
şûn yer
şûnewar mekan, yurt
şûr kılıç
şûrbaz eskrimci
şûre barut
şûrkêş bir şeyi ölümüne savunan
şût 1. kurnaz. 2. namussuz.
şûştin yıkamak
şûv nadas
şûvhiştin nadasa bırakmak






















T, t ta büklüm, kat
ta lêrabûn ateşi çıkmak
tabir sıtmalı hastların sıtmasını kesen
tagîr taraftar, sempatizan, yandaş
tahde eziyet, zülüm
tajî tazı
takekes ferd, birey
takekesî bireyser
tal boş
talde kuytu, sapa
talî son, sonunda
talkirin boşaltmak
tam tat
tamara xewê uyku mahmurluğu
tamijîn cezb olmak, tadına varmak
tamkirin tatmak
tamsar tatsız, tuzsız
tamtîtik lezetli
tar kasnak
tarawgeh sürgün yeri
tarî karanlk, koyu
tarî keteerdê havanın karaması
tarîbûn havanın kararması
tarkirin paylaşmak
taştê kahvaltı
tav güneş
tavehîv mehtap
tavî az yağmur
tavilê hemen, anında, derhal
tawan suç
tawanbar suçlanan
tawanbarkirin suçlamak
tawî sıtmalı
tax mahale
taxûk kızak
taybet özel
taybetmendî özellik
taye tekerlek
tazî çıplak
tazûg kızak
tê ip
tebat sabır, sebat
tebatî dilbilgisinde pasif, edilgen
tebatkirin sabretmek, sebat göstermek
tebax ağustos ayı
têbinî not, dipnot
tebitandin sakinleştirmek, dindirmek
tebitîn sakinleşmek, dinmek (canlılar içn)
têdan bulaştırmak, boya vb. sürmek
têdeman takılıp kalmak, içinde çıkmamak
tefandin söndürmek
tefîn sönmek
teftî buğday çorbası
têger bulaşıcı
têgerîn bulaşmak
têgih kavram, terim
têgihiştin anlamak, kavramak
têgîn terim, kavram
tehn ineleyici söz
tehnlêdan iğnelemek, taşlamak
tej kilim
tekane biricik
têkber eşya
têkbirin yenmek, etkisiz kılmak
têkçûn yenilmek, dağılmak, çökmek
têkdan kışkırtmak, provaka etmek
têkel karma, kozmopolit
têketin giriş, girmek
têkildar alakadar, ilgili
têkilî ilişki, alaka
têkilî danîn ilişki kurmak
têkoşer militan, savaşçı, direnişçi
têkoşîn mücadelemücadele etmek, uğraşmak
tekujî katliam, soykırım
têkûz eksiksiz, tamam, komple
telêkirin katmak, eklemek
televîsyon televizyon
teliqîn köpek, domuz, vb. doğumu
tem 1. sis 2.bulutumsu yıldız.
temartin toprağa gömmek
temaşe seyir, izleme
temaşekar seyirci, izleyici
temberî erkeğin kakülü
temel mal, varlık
temen ömür
temendirêj uzun ömürlü
temezî renkli bir baş örtüsü
temirandin söndürmek
temirîn sönmek, gebermek
tenbû kene
tendûr tandır
tendurist sağlıklı
tenduristî sağlık
tenê yanlız, tek başına
tenêtî yalnızlık
teng dar, sıkı
tengal kaburga altı bölümler
tengasî sıkıntı, bunalım; darlık
tengav sıkkın, daralmış
tengavbûn sıkılmak, rahatsız olmak
tengavkirin sıkmak, rahatsız etmek
tengbûn daralmak
tengezar sıkıntılı, tedirgin, stresli
tengezarbûn sıkılmak, bunalmak
tengezarî sıkıntı, stres
tengezarkirin bunaltmak
tengijîn sıkışmak, bunalmak, çok kızmak, öfkelenmek
tengkirin daraltmak
tenî iş, kurum
tenik ince
tenîper karbon kağıdı
tenişder kapı pervazı
tenişt yan
tep hile
teparik tıkaç
tepeserî zulüm, baskı
tepeserkirin tepelemek
tepisandin tepelemek
tepkirin darbeden kurtulmak için eğilmek
teplû baygınlığa yol açan bir hastalığ
tepres hilekar
teqal yuvarlak, yassı şey
teqandin patlatmak
teqemenî patlayıcı
teqez kesin, mutlaka
teqil ağırlığı olan şey
teqilandin tartmak
teqin çamur balcık
teqîn patlama, patlatmak
teqinîn çamura batmak
ter yaş ağaç ve odun
têr tok, doymuş
terabûn yüksekten düşmek
terafkirin yolmak
terane mizah, eğlence, oyun, nağme, ahenk
têrbûn doymak
têrekirin batırmak, geçirmek (iğne vb.).
têrêkirin yetmek, yeterli olmak
terî kuyruk
terifandin gözü acıtmak
terikandin terketmek ayrılmak
têrkirin doyurmak;
terlan yakışıklı, delikanlı
term ceset, kadavra, büyük ayı, takım yıldızı
terpilîn tökezlemek, sendelemek
terxankirin ayırmak, tahsis etmek
teşe biçim, form, şekil
teşegirtin biçim almak, biçimlenmek
teşî iğ
teşk bacağın aşık kemiği ile kalça arasındaki bölüm
teşt teşt, leyen
tev herkes, tüm
tevdan karıştırmak, eşelemek
têvel çeşitli, muhtelif
têverdan çalkalamak
tevger hareket, davranış
tevgerîn hareket etmek, davranmak
tevir kazma
tevirkirin çapalamak
tevizîn vücudun uyuşması
tevlihev karışık, karmaşık
tevtefîk kemençe
tevşo keser
tew hiç
tew tew peh peh anlamındaki önlem
tewan güç, kudret, yapabilimek, edebilmek
tewandin bükmek
tewang dil bilgisinde çekim, büküm
tewaş yağ
tewîn bükülmek
tewş denge
tewz alay
tewzkirin alay etmek
têxistin koymak, sokmak
teyfik tabak
teyisandin parlatmak
teze yeni
tî 1. susamış, 2. kadının erkek kardeşi.
tî bûn susamak
tif tükürük
tifik ocak
tifing tüfek
tifkirin tükürmek
tijî dolu
tijîbûn dolmak
tijîkirin doldurmak
tîjmar solucan
tika rica
tikakirin rica etmek
tîke kuşbaşı eti
tilî parmak
tilyak uyuşturucu
tilyakêş uyuşturucu kulanan
tilyakfîroş uyuşturucu satıcısı
tim hep, sürekli, daima
tîmên taybet özel tim
timtêl kıyafet
tîn ısı, hararet
tinaz alay
tinazpêkirin alay etmek, dalga geçmek
tinazwer ironik
tîp harf; grub
tîprêz dizgici
tîprêzî dizgi
tîr ok
tiral tembel
tirat müsabaka, karşılaşma
tirêj güneş ışını, ziya
tirek osurukçu
tîremar ok yılanı
tîrendaz okçu
tirî üzüm
tîrik oklava
tirimbêl otomobil
tîrk saatin ibresi
tîrkirin koyulaşmak
tirs korku
tirsandin korkutmak
tirsîn korktular
tirsnak korkunç
tirsonak korkak
tirş ekşi; salça
tirşî ekşilik,turşr
tirşik güveç
tisî yavan, katıksız
tisnak korkunç, tehlikeli
tiştonek bilmece
tivîlk kumru
tivir turp
tixub sınır
tixûb sınır
tizbîh tezbi
tizrûg sülük
tol öc, arsız oruspu
tolaz çpkın
tolgîn sardunya
tolhildan intikam, intikam akmak
tolhildêr intikam alan
tolik ebegümeci
tomargeh stüdyo
tomarkirin kaydetmek
tor ağ
tora agahiyan bilgi ağı
toraq çökelek
torevan edebiyatçı
torîk çakal
torim deve yavrsu
totik akıl
totikvala akılsız, tahtasız, eksik
totirne iriyarı adam
tov döl, tohum
tozî dilim
tozik sıpa
tozîkirin dilimlemek
tu hiç, asla
tûj sivri, acı keskin, biber acısı
tûjkirin sivriltmek;bilemek
tûlemar kobra yılanı
tund sertlik, şiddetli
tundî şertlik, şiddet
tundraw radikal, aşırı
tûqesp kara dut
tûr torba, poşet
tûrebûyîn galeyana gelmek, sinirlenmek
tûtevîn muhabet koşu
tûşîhevbûn karşılaşmak:; çarpışmak
tûtik düdük
tûtya çinko; bulunmaz şey
tûzik tere otu
tûzîkirin karpuz, elma, vb. dilimlere ayırmak
twanasî kriminoloji
twankar suçişleyen

































Û, û û ve
ûşt gerekçe, neden























V, v vajî ters yüz
vajîkirin tersyüz etmek, mec. çarpıtmak
vala boş
valabûn boşalmak
valahî boşuk, uzay
valakirin boşaltmak
vatinî görev, işlev
veberhênan ekonomi, yatırım
vebijartin ayıklamak
vebirîn kesinleştirmek
vebûn açılmak, açılış
vêce bu, kez, bu sefer
veçinîn sakınmak; çorap vb. şeyleri tamir etmek
veciniqandin ürkütmek, irkiltmek
veciniqin irkilmek, ürkmek
veçırandin yün ve pamuk türü şeyleri birbirinde ayırmak
vedan eşmek, deşmek
veder tecrit edilmiş, dışlanmış
vederkirin dışlamak, tecih etmek
vedîtin keşf etmek
vedizîn gizlenmek, saklanmak
vedor devre
vefirîn çarpıp geri fırlama sekme
vêga şimdi, bu anda
vêgavê şimdi, şu an
veger dönüş, dönme
vegerandin döndürmek
vegerîn dönmek
vegirtin geri almak, işgal etmek, feth etmek
vegotin anlatmak
veguherandin dönüştürmek
veguherîn donüşmek
veguhêztin nakletmek, aktarmak, tayin etmek
vehanîn geri getirmek, eğmek bükmek
vehatin geri gelmek, nüksetmek
vehisîn dinlenmek, mola vermek
vehiştin geri bırakmak
vejandin diriltmek
vejartin ayırt etmek
vejîn dirilmek, diriliş
vekêşîn geri çekilmek, gerilmek
veketin yatmak, uzanmak
vêketin lamba vb. nin yanması tutuşmak
vekirî açık
vekirin açmak
vekît imla
vekîtandin hecelemek
vekolîn incelemek, inceleme
vekuştin söndürmek
velerzîn titremek, titreşmek
velîstin irkilmek, şok olmak, burkulamak, yerinde oynamak
velokirin devirip, dökmek
vemaliştin koları sıvamak
vemayin geç kalmak
vemirandin söndürmek, kısmak, dindirmek
vemirîn sönmek, dinmek, kısılmak
venan konmak
venandin dikmek
venasîn tanınmak; itiraf etmek
venêrin bakınmak, konmak
veniştin konmak, tünemek
vepirsîn soruşturmak
veqetandek dilbilisinde isim takısı
veqetandin ayırmak
veqetîn ayrılmak
vereşandin kusturmak
vereşîn kusmak
verijandin boşaltmak; kusturmak
vêrik çarık dikmede kulanılan iplik
verotin tencere, demir gibi şeyler kazımak
vêsandin söndürmek
veşargeh eşyanın saklandığı yer veya bölüm
veşarî gizli, mehrem
veşartin saklamak, gizlemek
veşartok saklambaç
veşewitîn kar, deterjan, vb. şeylerden dolayı insan vücudunun yanması
veşûştin durulamak, kurulamak
vewestan mola, dinlenme
vewestîn dinlenmek, mola vermek
vêxistin lamba, vb. yakmak; tutuşturmak
vexwarîn içmek, içecek
vexwende davet eden...
vexwendî davetli
vexwendname davetiye
vezandin sündürmek
vezel kazak
vezelîn yere yayılarak oturmak
vezîn sünmek, esnemek
vezinîn iplik yumağını geri sarmak
vikûvala bomboş
vin burnunda konuşan
vîn irade, istenç
vir yalan, palavra
virek yalancı, palavracı
virîk ishal, amele
virîkîbun ishal olmak
virkirin palavra atmak, yalan atmak
virtoqî davranışları kötü
virûvî pişirilmiş yağlı et
vît dik (kulak için)
vîtkirin dikmek
viyan irade, istenç
vizbun yan çizmek, kaytarmak
vizek yan çizen, kaytaran





















W, w wane ders
wanegeh derslik, sınıf
war alan, mekan
wargeh kamp
warxan apartman
wate anlam, mana
watedar anlamlı
watenasî semantik
we siz, sizin
wêje edebiyat, yazın
wêjemend edebiyatçı
wêjenas edebiyat, uzmanı
wêjeya devkî sözlü edebiyat
wêjeyî edebi
wekhev eşit
wekhevî eşitlik
wekî gibi
wekî mînak örneğin, mesela
wekok örnek
welat ülke
welatê xeribîyê gurbet
welatî vatandaş, yurtaş
welatparêz yurtsever
welê böyle, şöyle
wêne resim, fotoğraf
wêne girtin görüntülemek
wênekirina fîlm film çekmek
werar evrim, tekamül
werbûn tepe taklak yuvarlanmak
werdek ördek
werê öyle
werger çeviri, tercüme
wergêr çevirmen, tercüman
wergerandin çevirmek
wergirtin almak, giymek
werimandin şişirmek
wêrîn cesaret
werîna getirmek
werîs urgan
weritandin yanıltmak
weritîn yanılmak
werz mevsim; bostan
werzî mevsimlik
werzîşikar sporcu
werzîşspor
wesem makyaj
wêsîn sönmek
west yorgunluk
west girtin dinlenmek
westandin yormak
westîn yorulmak
weşan yayın
weşana yekser canlı yayın
weşandin yaymak, yayınlamak
weşanger yayıncı
weşanxane yayınevi
wezaret bakanlık
wezarete aborîyê ekonomi bakanlığı
wezî bakan
wî o, onu, (eril)
wiha böyle
wilo böyle
winda kayıp
windabun kaybolmak
windakirin kaybetmek
wird dua
wirênekirin sayıklamak
wisa öyle
wize enerji
wuşe kelime, sözcük






















X, x xaçepirs bulmaca
xaçerêz bulmaca
xaçirgan saç ayağı
xaçperest haçlı
xak toprak,ülke
xakî haki reng
xal dayı
xalbendî noktalama
xale yakamoz
xalî tehna, ıssız
xalîbûn boşalmak, tehnalaşmak
xalîçe halı
xalojin dayı eşi
xaltî teyze
xalxalok uğur böceği
xane hane
xanî ev,bina,konut
xapandin aldatmak
xapîn aldanmak,kanmak
xapînok aldatıcı
xapon viran, harap
xapxapik takunyaı
xar at koşusu; bilye
xarîz unun yağda pişirilmesiyle yapılan yiyecek
xarûk çarık
xarûz ipe dizilen ceviz içi vb.
xasûk kurnaz
xaşe bazı organların üzerindeki ince zar
xatir hatır
xatirxwestin veda etmek
xav çiğ,ham
xavî çiğlik
xavik tülbend
xawên onur, şeref, gurur
xax rezil
xaxî rezillik
xayîzbûn içi deçmek, bayılmak
xebat çalışma
xebatkar çalışan, çalışkan
xebatkirin çalışmak
xeberoşk masal
xebitîn çalışmak
xedar gaddar, acımasız
xêl halay
xela kıtlık
xela rabû kıtlık geldi
xelan burulma
xelandin burma
xelat hediye, armağan
xelatgir ödülü alan
xelatkirin ödüllendirmek
xelek halka
xelet yanlış
xeletî yanlışlık, hata
xelî çok
xêlî duvak
xelîn mide bulanması
xelk halk,ahali
xelüz kömür
xelwet inziva
xem tasa, kaygı, gam, hüzün
xemgîn üzgün, hüzünlü
xemilandin süslenmek
xemilîn süslenmek, donanmak
xemkişandin üzülmek, kaygılanmak
xeml süs
xemrevandin teseli etmek
xemrevîn teseli eden,gönül rahatlatan
xemsar ihmalkar, vurdumduymaz
xemsarî ihmalkarlik, vurdumduymazlık
xengel mantı, yemeği
xeniqandin boğmak
xeniqîn boğulmak
xenûqe gerdanlık
xenzik kiler
xenzirandin fazla tüyleri ateşle yakarak yok etmek
xepar çapa
xepartin çapalamak
xêr hayır
xera bozuk, kötü
xerabî kötülük
xerabûn bozulmak
xeraf balık ağı
xerakir
xêrnexwaz kötü niyetli
xêrxwaz iyiliksever
xesandin hadim etmek
xesifîn içinde bulunulan durumdan daha kötü bir duruma düşme
xesu kaynana
xesû kaynana
xetere tehlike, risk
xeternak tehlikeli, riskli
xeşîl sütleğen otu
xêv bellek, bilinç
xêvîk unutkan, budala
xew uyku
xewar uykucu, uyuşuk
xewn rüya, düş
xewn dîtin rüya görmek
xeydok çıtkırıldım, alıngan
xeyidîn küsmek, darılmak
xêz çizgi
xezal ceylan
xêzefîlm çizgi filim
xêzkar çizer
xêzkirin çizmek
xezûr kayınbaba
xîç çakıl taşı
xicilkirin rahatsız etmek
xifş ceylan yavrusu
xîjik kızak
xilmaş uyuşuk, uykulu
xîlok küçük taş
xilt köstebek
ximav mörekkeb
xinamî dünür
xingilîn kırık yada çıkık bir organın sakması sakatlar gibi yürümek
xiniz hain, kalleş
xiran aldanmak
xirandin aldatmak
xirecir karmaşa, gürültü, şamata
xirêf bal, pekmez gibi şeylerin tortusu
xîret gayret; namus, onur
xirikîn ayağı kaymak
xirindol ağız, yeni doğurmuş memelerin ilk sütü
xiring güzel, alımlı zarif kadın
xirmûşek çimdek
xirpe bir gurup tarafından bir kişiye yapılan saldırı
xirtol izdiham
xistin koymak
xitêre ucu yarılarak ışık vermesi için tutuşturulan değnek
xişm öfke
xişxişok çıngırak, çocuk çıngırağı
xitimandin tıkamak
xitimîn tıkanmak
xitşt tuğla
xîz kum
xizan yoksul, fakir
xizanî yoksulluk fakirlik
xizêm hızma
xof korku
xone erkek kedi
xongîn yağmurun çişelemesi
xort genc, delikanlı, erkek
xortanî gençlik
xortik tavşan yavrusu
xoşewîst sevgili, aziz, muhterem
xox şeftali
xubar toz
xudawen tanrıça
xûgî haraç
xûjal işbitiren, yetenekli, zeki
xulam köle, erkek hizmetçi
xumal kendi işini kedi gören
xumalî ısmarlama elbise;çoğalabilen değerli mal
xumam pus
xumirî kırmızı ile siyah arası renk
xumirîn olgunlaşmak üzere olan meyvelerin kızarmaya başlamasıateşin sönerek kül tutması
xunav çise
xunivîn yağmurun çişelemesi
xurandin kaşımak
xurcik heybe
xurdangî mide
xurek besin, gıda
xurifî bunak
xurifîn bunamak
xurimîn tahta, toprak, vb. nin aşınması
xurîn kaşınmak
xurînî kahvalti öncesi aparatif
xurt güçlü, kuvvetli
xusar geceleri yere düşerek yeryüzünü beyazlaştıran sonra da eriyen tuz gibi madde
xuyabun görünmek, belirmek
xûz kambur
xwar eğri, bozuk, yanlış
xwarin yemek
xwaringeh lokanta, restorant,
xwarzê kızkardeşin kız çocuğu
xwarzî kızkardeşin erkek çocuğu
xwazgîn görücü
xwe kendi
xwê tuz
xwe bi xwe kendi kendine
xwe dane alî kaçınmak, sakınmak
xwe li keriyê danîn duymamazlıktan gelmek
xwe vedizîn gizlenmek, saklanmak, sıvışmak
xweajo içgüdü
xwecihî yerel, mahalli
xweda allah, tanrı
xwedan sahib
xwêdan ter, terlemek
xwedaneber yanaşmak
xwêdank tuzluk
xwedê allah, tanrı
xwedêgiravî sözde, güya
xwedênenas ataist
xwedî sahib
xwedîkirin beslemek, büyütmek
xwêdîn davarın tzlandığı yer
xwedîtî sahiplik
xwefiroş hain
xwegirêdan kuşanmak, giyenmek
xweh kız kardeş
xwekuştin intihar
xwelî kül, toprak
xwelîdank kül tablası
xwende okumuş, aydın
xwendegeh okul
xwendekar öğrenci
xwendevan okuyucu
xwendin okumak
xweng kızkardeş
xweperest bencil, egoist
xwepêşandên gösterici
xwepêveberdan kendini kaptırmak
xweragirtin kendine hakim olmak, dayanmak
xwerexnekirin özeleştiri
xwerist doğa, tabiat
xwerû saf, orjinal
xweser özgün; özerk, otonom
xwesî yalın ayak
xwesipartin sığınmak, teslim olmak
xwestî istenmiş kız
xwestin istemek, arzu etmek, talep etmek
xweş hoş, iyi
xweşbîn iyimser, optimist
xweşbînî iyimserlik
xweşhal memnun
xweşhalbûn memnun olmak
xweşhalî memnuniyet
xweşî selamet, sağlık
xweşik güzel, sevimli
xweşmêr centilmen
xweştivî sevgili
xweza doğa, tabiat
xwezayî doğa, tabi
xwezî keşke
xwîn kan
xwîngerm sevimli, sempatik
xwînjêhatin kanamak
xwînsar antipatik
xwişk kızkardeş



















Y, y yabo babaya hitap
yadê anneye hitap
yadkirin anmak
yan kanape
yane klüp (spor, yazar)
yanzdeh onbir
yarîgeh oyun alanı
yarîker oyuncu
yarîkirin oynamak; şaka yapmak
yarmetî yardım
yek bir
yekbûn birleşmek
yekcar birden; tümden
yekgirtî birleşik; standart
yekirin birleştirmek
yekiti birlik
yeknesak tekdüzen. monoton
yekpare bütün,tüm
yeksan eşit
yeksanî eşitlik
yekser hemen, derhal,direk
yekta biricik, eşsiz
yekşem pazar
yekşembe pazar günü
yengir taraftar,yandaş
yeqînkirin inanmak
yezdan tanrı,allah
yom uğur














Z, z zaboq çöplük
zac kükürt demir karışnmn (deri boyamada kullanılnr
zad tahıl,mahsul
zagon kanun,yasa
zagona,bingehîn anayasa
zan/zayîn doğum yapmak (hayvanlar için)
zana bilge,bilinçli
zanav ulusal,dini vb. kimlik
zanîn(dizane,bizane) bilmek;bilimsel bilgi
zanîngeh üniversite
zanistî bilimsel
zanko üniversite
zanyar bilim insanı
zar dil
zar û zêç çoluk çocuk
zarava lehçe
zargotin folklor
zarîkirin taklit etmek
zarîn feryad etmek,yakınmak.
zarok çocuk
zarokatî çoçukluk
zarokxane kreş
zarxweş hoşsohbet,tatlı dilli
zava damat
zax sülfür,sülfat;çizgi,hat
zaxor taşlık,sarp yer
zaxorî başa bağlanan ipekli örtü
zayend cins,soy
zeb katı,sert
zebeş karpuz
zeblok saydam,düz
zebûn zayıf,güçzüz,düşkün
zêdagavî ihlal,hadini aşma
zêde çok,fazla,bol
zêdebahî artık değer
zêdebûn çoğalmak,fazlaşlaşmak
zêdegavîkirin ihlal etmek
zêdehî fazlalık
zêdekirin çoğaltmak
zeftkirin tutmak,yakalamak,zaptetmek
zehf çok,fazla,epey
zekem nezle,grip
zekemî nezleye yakalanmış kişi
zelal berrak,duru
zelîl hor,hakir,değersiz
zeliqandin yapıştırmak
zeliqîn yapışmak
zeliqok yapıştırıcı,tutkal
zêlkirin eti dilimlere ayırmak
zelûl düşük sevyeli,değersiz kimse
zelût kel,dazlak,cavlak
zemawend düğün
zembelîlk buzdan sarkıt
zemîn gümlemek
zemkirin tutmak,birisini çekiştirmek
zend bilek
zendik bileklik
zeng pas
zengar girtin paslanmak
zengari paslı
zengelûr gırtlak,soluk borusu
zengil çan,zil
zenî çene
zer sarı
zêr altın
zeraq güneşin hüzmeleri veya ışını
zerd step,bozkır
zêrevan kontrolör,denetiçi
zerg mızrak ucu
zerî güzel,dilber,sarışın
zerik sarılık hastalığı
zerîpoş zırhlı araç
zeriqîn güneşin doğması
zernik sıçanotu
zernîx ağda
zerpiçîn zayıflamış,rengi sararmış kimse
zerya deniz
zevî tarla
zewac evlilik
zewade erzak,erzak stoğu
zewd angarya
zewicandin evlendirmek
zewicî evli
zewicîn evlenmek
zexel tembel,vurdumduymaz
zexm dayanıklı,sağlam
zexmbûn sağlamlaşmak
zexmkirin sağlamlaştırmak
zexnepûrt zıkkım
zibare imece
zibil hayvan gübresi
ziha büyük yılan,ejderha
zik karın
zîk bal mumu sürülmüş iplik
ziko obur
zikreşî çekememezlik
ziktilêr göbekli şişman
zîl filiz
zîl dan filizlenmek
zilam adam,erkek
zilmat kapkaranlık
zîlo sülük
zilûk hasır
ziman dil
zimandirêj çok konuşan,geveze
zimanê zikmakî anadil
zimanxweş tatlı dilli
zimanzan dilbilinci,tercuman
zimanzanî dilbilimi
zimanzêrîn mec,sır saklamayan
zîn eyer
zinar kaya
zindî canlı
zingilîn köpeğin ölmesi
zînî tümsek
zinîn sarmak
zintod iri yazı
zîper ense;pazu
zîpik dolu yağışı...
zîq dik
zir sahte,taklit;üvey,gerçek olmayan
zîranewa meraklı
zîranî merak
zirav ince
zirbav üvey baba
zîrç kuş ve tavuk pisliği
zirehpûş çelik yelek
zîrek zeki,yetenekli,acar
zirîç kurşun
zirîn anırmak
zirndin anırtmak
zirnezîq tahter*******li
zirqetik hamam böceği
zirt palavra
zirtek palavracı
ziryan poyraz
zîtik hayvan tekmesi
zîv gümüş
zîvan çil
zîver rahatsız
zîvêrbûn rahatsız olmak
zîvêrkirin rahatsız etmek
zivir pürüzlü şey
zivirandin(dizivirîne bizivirîne) çevirmek,geri çevirmek,döndürmek
zivirîn dönmek
zivistan kış
ziwa kuru
ziwabûn kurumak
ziwahî kuruluk
ziwakirin kurutmak
zîwan tahılların içindeki yabani otlar
ziyan zarar
ziyan gihandin zarar vermek
ziyandar zararlı
zîz duygulu,duyarlı,hassas
zîzok topaç
zo çift
zom bölge,oba
zonp balyoz
zor çok,fazla,epey
zordar diktatör,zalim
zordarî baskı,zulüm
zordest zalim,baskıcı
zordestî baskı,zulüm
zov kırkayak
zozan yayla
zozanî yaylacı
zû çabuk,acele
zuhim iç yağı
zûkayî çabukcak
zûkirin acele etmek,hızlanmak

 
İP Adresiniz..
 
IP adresi
Duyuru!!!
 
Sitemize KÜRDCE radyo en kısa zamanda eklenecektir.Siz Degerli ziyaretcilerimize duyurulur.

WwW.Kurdcemp3.tr.gg Ekibi...
 
Bugün 12 ziyaretçi (17 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol